Metrica
T.C. Ankara Büyükşehir Belediyesi

cocuk_meclisi_banner_1.jpg

BÜLTEN
07.04.2014

KOMPOZİSYON YARIŞMASI SONUÇLANDI
 

Büyükşehir Belediyesi 19. Dönem Çocuk Meclisi, Genel Kurul Toplantısını ardından, kompozisyon yarışması heyecanını yaşadılar

Ankara’da Çocuk Olmak”; “Çocuk Hakları” ve “Çocuk Meclisi” konularında 4.,5. ve 6., 7., 8.. sınıf kategorilerinde düzenlenen yarışma için teslim edilen  kompozisyonlar arasında yapılan değerlendirmede, dereceye girenler belli oldu ve Başkanlık Divanı üyelerinin heyecanı artıran sunumlarıyla daha da renkli dakikalar yaşandı.

Dereceye girenler kitap hediyelerini, Başkanlık Divanı üyesi arkadaşlarının elinden alırken, kitap okuyarak, yazım yeteneklerini daha da geliştirmeye, daha güzel yazılar yazmaya devam edeceklerini belirttiler.

Çocuklar, bir arada çektirdikleri fotoğraflarla genel kurul toplantısından bu kez, hediyeleriyle ayrıldılar.

Dereceye Girenler :

ANKARA’DA ÇOCUK OLMAK                                                      4. ve 5. Sınıflar

1. BÜŞRA YILMAZ                       Kültür Sanat K             CEMAL GÜRSEL OO

2. EGEMEN CENGİZ                    Kültür Sanat K.            YÜCETEPE İ.Ö.O

3. BAHAR DANIŞAN                  Basın Yayın K.                               SEDAT CELASUN İLKOKULU

ANKARA’DA ÇOCUK OLMAK                                                       6,7, ve 8.  Sınıflar  

1. EMİNE GÜRBÜZ                      Kültür Sanat K.            LÖSEV Ortaokulu

2. EVRİM ŞANLI                           Basın Yayın K.                               HACI SABANCI OO

3. RABIA SARAÇOĞLU            Kültür Sanat K.            ABDURRAHMAN ŞENGEL OO

ÇOCUK HAKLARI konusunda,                                     4. ve 5. Sınıflar

1. İREM AYDIN                                             Spor Komisyonu         NENE HATUN OO

2. SERENAY ÖZTÜRK                               Basın Yayın K                YÜCETEPE İ.Ö.O

3. DURAN ADNAN EMRE GÜNEŞ     Barış Kardeşlik K.       ULUÖNDER İLKOKULU

ÇOCUK HAKLARI konusunda,                                                    6,7, ve 8.  Sınıflar  

1. NAZLICAN KAVAK                                Başkan Yardımcısı     FERİDE BEKÇİOĞLU OO 

2. GAMZE ASLANTAŞ               Kültür Sanat K.            LÖSEV O.O

ÇOCUK MECLİSİ konusunda

ZALİHA BALDAN                         2. Katip Üye                    CEMAL GÜRSEL O.O  



BENİM DE HAKLARIM VAR

Her insan dünyaya geldiği andan itibaren, bebeklik, çocukluk, gençlik, olgunluk ve yaşlılık dönemleri geçirir.

0-18 yaş arası, herkes çocuktur. Bu dönemde her çocuğun en önemli hakkı, yaşama hakkıdır. Bu hakkı kimse elinden alamaz. Sahip olduğumuz haklarımız, ailemiz ve devletimiz tarafından korunmalıdır.

Çocukların eğitim hakkını, oyun oynama, sağlıklı yaşama hakkını kimse elinden alamaz. Mesela, hiçbir çocuk para kazanmak için zorla, çalıştırılamaz. Oyun oynama, eğlenme hakkına engel olunamaz.

Devletimiz bizlerin eğitimi için gerekli olan okulları yaptırmak zorundadır. Ailelerimiz de, çocuklarını okula göndererek eğitim ihtiyacımızı karşılamak zorundadır. Tüm dünya çocukları bu haklara sahiptir.

Hastalandığımda ailem, sağlığıma kavuşmam için tedavimi yaptırmalıdır, sağlıklı bir vücuda sahip olmak bizim hakkımızdır.

Görüşlerimi, düşüncelerimiz ifade etme hakkım vardır, görüşlerimi bildirme hakkımı kimse elimden almamalıdır.

Bazı aileler çocuklarına, gereken değeri vermeyip, şiddet uyguluyor. Oysa en temel hakkım sevilmek ve bana değer verecek bir ailede yaşamaktır. Çocuğa şiddet uygulayan aileler tespit edilirse gereken ceza verilmelidir.

Biz çocuğuz! Haklarımızı kullanmamıza kimse engel olmamalı; haklarımızı sonuna kadar kullanmak için destek olmalıdır.

Serenay ÖZTÜRK
Basın Yayın Komisyonu 
4. Sınıf


HER ÇOCUĞA EŞİT HAK

Çocuk Haklarına dair sözleşme, tarihin en geniş kabul gören insan hakları belgesidir.

20 Kasım 1989’da onaylanan bu sözleşme sayesinde, çocukların hakları da dikkate alınmaya başlamıştır ve 20 Kasım, tüm dünyada Çocuk Hakları Günü olarak kutlanmaktadır. Çocuk Haklarına dair sözleşmeyi Amerika Birleşik Devletleri ve Somali dışında tüm ülkeler 1990 yılında imzalamışlardır.

Çocuk Hakları Bildirgesi’ne, çocuklar yetişkin birer birey olmadığı  ve yetişkinlerin her yaptıklarını yapamadıkları için gerek duyulmuştur. Çocuklar özel korumaya muhtaçtırlar ve bu nedenle, onları koruyacak özel bir çevreye ihtiyaçları vardır.

Çocuk haklarının uygulanması için, öncelikle, çocukların, hakları olduğunu bilmeleri ve sahip çıkmaları gerekir. Ama ülkemizde bazı doğu illerinde, erken yaşta gelin olan kız çocuklarının eğitim ve oyun oynama hakları ellerinden alınmaktadır. Suriye’de ise, savaş devam ettiğinden çocuklar asker gibi kullanılıyor, ağır şartlarda yaşam mücadelesi veriyor. Bu çocuklar, eğitimden, sağlıktan, yaşama hakkından uzak kalıyorlar, hepsi birer suç olmasına rağmen…

Çocuklar büyüklerinden, bu gibi uygun olmayan şartları düzeltmelerini ve daha çok göz önünde bulundurmalarını istiyor.

Atatürk’ün de dediği gibi, “Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir; bugünün çocuğunu yarının büyüğü olarak yetiştirmek, hepimizin insanlık görevidir”.

Gamze ALTINTAŞ
Kültür Sanat Komisyonu-
8. Sınıf


ÇOCUKÇA YAŞAMAK

Çocuk olmak Dünya’daki en güzel şeydir.

Çünkü büyüklerimizden ara ara duyuyorum:” keşke çocuk olsaydım, keşke hiç büyümeseydim” diye.

Büyümek gerçekten de bu kadar kötü mü diye düşünüyorum bazen. Büyüklerimizin bu sözlerini duydukça, hep çocuk kalmak istiyorum .

Peki madem büyükler hep çocuk kalmak istiyor, neden çocukların haklarını gerektiği gibi uygulamıyor, bu hakları koruyarak davranmıyor çocuklara ?

Ben bir çocuğum! Ben, çocukça yaşamak, çocukça oyunlar oynamak, çocukça eğlenmek istiyorum!

Lütfen sevgili büyüklerim; hak ettiğimiz çocuk haklarını yeterince sunun bize. Çocuk haklarını yaşamak çok güzel; ancak büyüklerimiz bu hakları anlayışlı bir biçimde uygularsa tabii!

Çocukluğumuzu özgürce yaşamamız büyüklerimizin ellerinde !

Değerli büyüklerimiz, lütfen sizlerin de bir zamanlar çocuk olduğunuzu unutmayın ve anlayışı olun. Çocuk haklarının savunucusu olun;   haklarımızı anlayan, kollayan büyüklerimiz sevgi ve saygıyı her zaman daha fazla hakkeder.

Duran Adnan Emre GÜNEŞ
Barış Kardeşlik Komisyonu Başkanı 
4. Sınıf


BU DÜNYADA ÇOCUK OLMAK

Çocuk Hakları, hem yazılı hem de yazısız, tüm dünyadaki çocukların sahip oldukları ve olması gereken haklardır.

Bu hakları söyle açıklayabilirim: Dünyadaki çocukların barınma, sağlık ihtiyaçları olduğu gibi, tüm çocukların psikolojik ve manevi yönden korunmaları gerekir. Biz çocukların hakları,  hem Türkiye’nin her yerinde, tüm şehirlerinde hem de Dünyanın tüm ülkelerinde savunulmalı, korunmalıdır.

Her gün haberleri izlerken, biz çocukların her yönde istismara maruz kaldığımızı, özellikle de okula gitmesi gerekirken ailelerinden koparılarak sokaklarda çalışmaya zorlanan, dilendirilmek istenen  çocukları görüyoruz; ve daha da kötüsü, onları kötü yollara iten bu kişiler de geçmişte bizim gibi çocuktular.

Şimdi biz, bilinçlenip çocuk haklarının neler olduğunu iyice öğrenirsek ve bu şekilde yetiştirilirsek, belki de sokakta dilenen, mendil satan, hırsızlık yapan, bali çeken hiçbir çocukla karşılaşmayacağız gelecekte…

Benim tek isteğim, her yerde ve her zaman, çocuk haklarının anlatılması ve unutulmamasıdır. Belki de o zaman okullar dolar taşar, her çocuk donanımlı bir şekilde büyür, yetişir ve ayakları üzerinde durmasını başarır.

İyi bir gelecek için, çocuk haklarına daha çok sahip çıkılmalı, daha iyi anlaşılmalı ve anlatılmalıdır

İrem AYDIN
Spor Komisyonu 
5. Sınıf


HAKLARIMIZ

Çocuk demek, yarının büyükleri demektir.

Dünya üzerinde her yetişkinin haklarının olması gibi, çocukların da doğdukları andan itibaren, hakları vardır.

Bu hakla, barınma, sağlık, korunma, eğitim gibi haklardır ve çocukların hem ruhsal, hem manen, hem de cinsel yönden de korunmaya ihtiyaçları vardır. Her çocuk değerlidir ve çocuklar hiçbir şekilde, kötüye kullanılmamalı, istismar edilmemelidir.

Dünyada birçok suç, korkutan boyutlara ulaşmış  ve bu suçlar, çocukları da etkisi altına almaya başlamıştır. Bu nedenle çocuk hakları, insan haklarından bağımsız değildir. Az gelişmiş ülkelerde, çocuklar üzerinden işlenen suçlar her geçen gün daha da artmakta ve bu durum daha da büyük bir tehdit haline gelmektedir.

Çocuklar fiziksel ve psikolojik olarak, yetişkinlerden farklı özellikler gösterirler. Çocuklara uygulanan şiddet, bedenleri kadar ruhlarında da büyük yaralar açar. İleriki yaşlarda suça yatkın ve suç işleyen kişiler genellikle, çocuklukları kötü geçmiş, sevgisiz yetişmiş çocuklar arasından çıkmaktadır. Bu nedenle çocukların çok iyi korunması ve geliştirilmesi gerekir. Ve bu noktada çocuk hakları daha da önemli bir boyut kazanmaktadır.

Çocuk hakları toplumsal ve bilimsel bir sorumluluktur. Bu sorumluluk çerçevesinde 20 Kasım 1939 tarihinde imzalanan Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin çocuklara verdiği haklara önem vermeli,  ihmal edilmemeli ve çocukların geleceğin büyükleri olacağı unutulmamalıdır.

Nazlıcan KAVAK
Başkan Yrd
7. Sınıf


ANKARA’DA ÇOCUK OLMAK

Ankara’da çocuk olmak, diğer illerde çocuk olmaktan daha ayrıcalıklıdır. Çünkü Ankara, Türkiye’nin başkenti olması nedeniyle, her yönüyle, sosyal, ekonomik ve kültürel açıdan zengin bir ildir. Yine, Ankara’da yaşayan insanların çoğunun gelir düzeylerine de bağlı olarak, kültür seviyeleri de yüksektir. Buna paralel olarak ta, aileler eğitime önem verirler.

Başkent, yeşil alanları, park bahçeleri ile, sinema, tiyatro, spor alanları ile, müzik toplulukları ve pek çok sosyal-kültürel faaliyetleriyle de yoğun bir ildir.

Aileler de çocuklarının eğitim ve öğretimleri için hiçbir fedakarlıktan kaçınmaz ve Ankara’nın imkanlarıyla, çocuklarını yerine göre bir sinemaya, bir tiyatroya yda kültürel etkinliklere götürerek, çocuklarının yaşayarak, görerek öğrenmelerine fırsat tanırlar.

Ankara’da çocuklar, çok kitap okurlar; aileleriyle birlikte gerek Türkiye gerekse Dünya gündemini yakından takip ederler.

Böyle zengin bir ortamda yetişen çocuklar kendilerini hayata daha iyi hazırlarla, problemleri daha iyi analiz ederler.

Kısaca Ankara’da çocuk olmak bir ayrıcalıktır ve Ankara’da yaşayan çocuklar şanslıdır.

Rabia SARAÇOĞLU
Kültür Sanat Komisyonu
6. Sınıf


ANKARA’DAN UZAKTA BİR ÇOCUK

Hayatımızın dönemleri içinde en güzel geçirdiğimiz zamanlar, çocukluk yıllarımızdır. Oynamayı, okumayı, gezmeyi, arkadaşlık kurmayı ve hayata dair pek çok şeyi bu zamanlarda öğreniyoruz.

Ama çocukluk zamanlarını dışarıda çalışarak, okuldan uzakta yaşayan çocuklar var.

Ankara’da teknolojiden, eğitimden, eğlenceden yararlanan birçok çocuk var ama yararlanamayan bir taraf da var.

Bu durum Ankara’da düşük olabilir ama, Doğu’daki çocukların pek çoğunun, bu gibi imkanlardan yararlanamaması nasıl bir adalet olabilir ki? Doğu’daki çocuklar ailelerine yemek parası götürmek için dışarıda çalışıyor, genç kızlar çok erken yaşlarda evlendiriliyor ve eğitimden uzak kalıyorlar. Bu aileler çocukların en büyük haklarını çöpe atıyor.

Bu örnekleri gördükçe, Ankara’da yaşayan bir çocuk, Doğu’daki çocuklara oranla ne kadar şanslı olduğunu bir kez daha anlamalıdır. Doğru dürüst bir kıyafeti olmayan çocuk hiçbir şey olmamış gibi yaşayabiliyor ama dolaplar dolusu kıyafetleri olup,”hiç kıyafetim yok” diye sızlanan çocuklar var…

Ankara’da insan, genelde her şeyden haberdar olabiliyor, gelişebiliyor. Karşılaştırma yapmak iyi olmuyor ama keşke hangi şehirde olursak olalım her çocuk eşit imkanlara sahip olsa; maddi imkanlar farklı farklı olsa da keşke her çocuk için eşit haklar uygulansa.

Emine Gürbüz
Kültür Sanat Komisyonu
8. Sınıf


ANKARA’MIZ BAŞKENTİMİZ 

Çocuk olmak…

Çocuk olmak tabii ki heryerde çok güzeldir ama “Ankara’da Çocuk Olmak” daha bir güzel, daha bir başkadır. Neden diye sorduğunuzu duyar gibiyim:  Evet, Ankara, cennet ülkemizin biricik başkentidir. Biz de, bu biricik başkentin gelecek vaat eden çocuklarıyız. Okullarımızın eğitim kalitesi yüksek, çevremiz temiz, hizmet alanları fazla ve en önemlisi de Devlet’in kalbi Ankara’da atar.

Ankara’da bir Çocuk Meclisi’nin olması da biz Ankaralı çocuklar için büyük bir şans. Binlerce çocuğun arasından seçilip geldiğimiz mecliste yepyeni arkadaşlar ediniyor, kültürümüzü, bilgilerimizi genişletiyoruz. Çocuk Meclisi, kendimiz ifade etmemize, kendine güvenen birer birey olmamızda, sosyal açıdan gelişmemizde, demokrasiyi öğrenmemizde ve Şehrimizi tanımamızda kaçırılmaz bir fırsat.

Nasıl ki 23 Nisan 1920’de ATATÜRK öncülüğünde kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi Ankaramızda kurulmuşsa, bizler de Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Melih Gökçek’in kurduğu Ankara Büyükşehir Belediyesi Çocuk Meclisi’nde görüşlerimizi beyan ediyor, Ankara çocuklarının sesi olmaya çalışıyoruz.

Bu yüzden, Ankara’da Çocuk Olmak, ayrı bir güzel ve ayrı bir gurur…

Evrim ŞANLI
Basın Yayın Kompozisyonu 
6. Sınıf


ANKARA’DA OLMAK BİR ŞANS

Ankara’da çocuk olmak demek, şanslı olmak demektir.

En başta, Ankara’da her bünyeye, her siyasal görüşe, her yaşam tipine hitap eden mekanlar vardır. Kuğulu Park, Meclis Park, Altınpark, Göksu Park gibi, herkesin seçimine uygun parklar vardır.

Bazı çocukların sadece kitaplarda görebildiği, ama bizim canlı canlı gördüğümüz ve ziyaret ettiğimiz, Ata’mızın mezarı ANITKABİR de Ankara’dadır.

Ankara’da pek çok semtte yaşam merkezleri vardır; buralarda özellikle yaz aylarında yüzme, drama, dans, bale gibi etkinliklere kaydolabiliyoruz. Ve yine Ankara’da her tür donanıma sahip, Türkiye’nin en iyi hastaneleri mevcuttur. Bu hastaneler, her tür hastalığın tedavisi için, en son teknolojide aletleri kullanabilen uzman doktorların olması biz çocuklar için şanstır.

Ankara’da eğitim de, bazı diğer yerlere göre çok kalitelidir. Her tür dershane ve kurslar, ve daha pek çok eğitim imkanı vardır.

Kısaca, Ankara’da çocuk olmak, şanslı olmak demektir.

Ben de Ankara’da doğum büyüdüğüm için çok mutluyum

Büşra YILMAZ
Kültür Sanat Komisyonu
5. sınıf



ANKARA’DA ŞEHİRDE YAŞAM

Ankara’da çocuk olmak güzel bir duygudur.

Öncelikle, Ankara’nın bir başkent olması ve şehrin gezilecek pek çok yerinin olması kadar, en önemli özelliklerinden biri de, Ata’mızın yattığı ANITKABİR’in Ankara’da olmasıdır.

Doğal güzellikler olarak, şehrin çevresinde önemli yerler olsa da, şehrin içinde bunları görmek pek mümkün olmamaktadır. Şehir içinde, yürüyüş alanları, doğal alanları yoktur. Doğal alanların ve yürüyüş yerlerinin herkesin rahatlıkla ulaşacağı, herkesin yararlanacağı şekilde çoğaltılması gerekir. Çocuklar için spor yapılabilen, tüm çocukların rahatça oynayabilecekleri yerlerin çoğaltılması daha iyi olacaktır. Ankara büyük bir şehirdir; uzak yerlere ulaşım zordur ve biz çocukların tek başımıza güvenle hareket etmemiz imkansızdır.

Sonuç olarak, Ankara’da yaşarken kendimi hem şanslı, hem de şanssız hissediyorum. Büyük bir şehirde, çok çeşitli sosyal olanaklara sahibim, şanslıyım. Ama doğadan uzak, temiz havadan, hayvanlardan, bitkilerden, yeşilden uzağım ve bu güzellikleri yakından tanıyamadan büyüyeceğim

Egemen CENGİZ
Basın Yayın Komisyonu 
4. Sınıf


KOCAMAN BİR ŞEHİR

Düşünüyorum da, Ankara’da çocuk olmak nasıl bir şeydir?

Kocaman bir şehir, ufacık bir çocuk…

Büyük binalar, devasa aletler, kulakları sağır eden otomobil sesi, binlerce aracın aktığı bir trafik! Birbirini adeta ezercesine dolaşan insanlar; büyük alışveriş merkezleri, bitmeyen bir kalabalık. Bunlar arasında bir çocuk…

Bu kadar şey içerisinde zordur Ankara’da çocuk olmak.

Ama neyse ki bizi unutmayan büyüklerimiz var. Çocuklar için yapılan parklar, farklı hayvan türlerini görüp dostluklar kurduğumuz hayvanat bahçeleri var. Bir de ANKAPARK yapılsa, daha da hoş olacak.

Ankara’da haklarımızı öğrendiğimiz, sesimizi duyurduğumuz, sıcacık arkadaşlıklar kurduğumuz Çocuk Meclisimiz var.  Burada olmak güzel, ve ben mutlu bir çocuğum Ankara’da

Bahar DANIŞAN
Basın Yayın Komisyonu
4. Sınıf


ÇOCUK MECLİSİ’NDE  

Bence Ankara’da bir çocuk olmak muhteşem bir şey çünkü, Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Melih GÖKÇEK’in, çocukların sesi olması için Çocuk Meclisi’ni açmasıyla birlikte, burası bizlere sosyal bir aktivite sağlaması, arkadaşlıklar kurmamıza, özgüven kazanmamıza fırsat vermesi bakımından muhteşem bir yerdir ve tüm Ankara çocukları için de bir şanstır

Utangaç biri bir toplum içine girdiği zaman utandığından söz hakkı alamıyorsa, gelen soruları cevaplayamıyorsa, çekiniyorsa, Çocuk Meclisi’ne gitmesini öneririm. Ben de Çocuk Meclisi’ne gitmeden önce utangaçtım ama Çocuk Meclisi’ne başladığım gün, kendime güvenim gelmişti. O an tek istediğim şey, utangaçlığımı yenmekti. Ve Meclis aktivitelerine katılarak, arkadaşlıklar kurarak, utangaçlığımı yendim; çok güzel ve eğlenceli vakitler geçirdim.

Kısaca, Çocuk Meclisi’ne katıldığımdan beri, büyük bir ilerleme kaydettiğime inanıyorum.

Ankara’da çocuk olmanın rahatlığını, kolaylığını ve avantajlarını yaşıyorum

Zeliha BALDAN
2. Katip Üye
5. sınıf